Anne Keşke Doğmasaydım!

 

Bu cümleyi ilk duyduğumda içim öyle bir cız etti öyle bir acıdı ki anlatamam! Taaa ki bu cümlenin duygu sömürüsünün dibi olduğunu fark edene kadar! Nasıl mı?

Büyük oğlumla küçük oğlum arasında tam 6 yaş var. Özellikle bu kadar yaş olmasını istedim. Çünkü bir çocuğun diğer çocuğun farkına varması ve onu kabul etmesi için aralarında en az 6 yaş olması gerektiğine inanıyordum. İnanıyordum diyorum çünkü yaşadıklarımdan öğrendim ki 15 yaş olsa da kabullenip kabullenmemek karakter meselesi, yaş meselesi değil! Büyük oğlum prens değil; tam anlamıyla kral modunda olduğu için bir anda saltanatını kaybetme korkusu tavan yaptı. Duygu sömürüsünde Nirvana’ya ‘Anne keşke doğmasaydım! Siz daha mutlu olurdunuz’la ulaştık. İlk duyduğumda gerçekten çok üzüldüm. Onunla yeterince ilgilenemememin verdiği rahatsızlık ve üzüntü katlandı. Ama sonra fark ettim ki; bu cümleyi ne zaman kursa arkasından çok sağlam bir talep geliyor. Diyalog nasıl mı gelişiyor? Aynen şöyle…

  • Anne keşke doğmasaydım!
  • Öyle deme oğlum ne demek o! Sen iyiki doğdun iyiki bizim oğlumuz oldun.
  • Yok anne keşke doğmasaydım. Siz kardeşimle daha mutlu olurdunuz.
  • Saçmalama oğlum sen benim ilk göz ağrımsın. İkinizi de çok seviyorum. Sensiz bir hayat düşünemiyorum.
  • Anneeee (Bomba istek geliyor) Beni seviyor musun?
  • Sevmez olur muyum annem? Sen benim kara gözlü böcüğümsün (Bu arada sıkıca sarılmış durumdayız)
  • Anneeeee bana ….. alır mısın? Çok istiyorum ama…. (Bu arada duygusal ortamın etkisiyle gözden bir iki damla yaş da gelmiştir)
  • Alırım annem ne demek senden kıymetli mi (Başlarda saf saf alıyordum sonra fark ettim ki bu durum rutine bağladı ve baktı istediği her şeyi aldırabiliyor; iki günde bir duygu sömürüsüne başladı)

Sorunu çözebildim mi? Hayır… Henüz üzerinde çalışmalarım devam ediyor. Ancak her fırsatta yeni bir oyuncak aldırmasından ve bacak kadar boyuyla kocaman iki insana deli gibi vicdan azabı çektirerek her istediğini aldırmasından kurtulmuş sayılabilirim. Arada yine bir iki şey de almıyor değilim:)

Diğer Yazılar

Popüler Yazılar

Hem Tembel Hem Anne!

Uzun zamandır yazmak için oturulan bu bilgisayarın başı uzun süredir yazmak için düşünülen ama...

Kadın olmak mı öldürülmeden yaşamaya çalışmak mı?

Anne olmak mı zor kadın olmak mı ya da öldürülmeden yaşamaya çalışmak mı? Aslında bu...

En Baba Dembaba mı?

Futbolun ‘F’sinden anlamayan ben nasıl böyle başlık attım. Hiçbir fikrim yok. Ama hoşuma gitti....

İçimde Doymayan Bir Dev Var!

Var mı var vallahi! Hamileliği 6,5 kiloyla tamamlayarak doktorunu bile dumura uğratan ben doğumdan...

Sirkeli Suya Veda; Ilık Duşa Merhaba!

Yüksek ateşle imtihanımız devam ederken aslında doğru bildiğimiz ya da doğru olduğunu sandığımız şeylerin...

Yüksek Ateş Git Başımızdan!

Bugün yüksek ateşle imtihanımızın 3. günü. Bu 3 gündür ne uyku uyudum ne de rahat...

Kategoriler

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz